18 Eylül 2013 Çarşamba

Bulutlu

                   Haftayı ortaladık, günlerden çarşamba... Aklımda yine intihar...

                   En kolay intihar yöntemi hangisi acaba diye düşünürken buluyorum kendimi.
                   Eylemden önce uzun bir mektup yazıp hayatındaki tüm insanların sana yaptıkları yanlışları ya da kendilerini suçlu hissetmeleri gereken noktaları belirtip mi gitmek lazım acaba ...
                   Belki de hiçbirşey demeden öylece gitmek gerek, zaten gitmek için yeterince neden var. Bulmak isteyene en azından.
                    Ölüm korkusu diye bir gerçekte var tabi , ne kadar sıkılmış olursan ol iş ciddiyete geldiğinde bir korku bir ürperme de sarmıyor değil insanı.
                    Çok komik değil mi ? Ölüm korkusunu yenersen ölebilirsin. Korkusunu yenmek kendisine yenilmeye neden oluyor bir yerde. Yenilgi olarak kabul edenler için geçerli tabi bu. Aklımıza ölüm neden bir kayıp olarak kazınmış ki , dogmatik öğretiler ya da toplumun benimsediği değerlerle mi alakalı ?
                    Herneyse zaten öleceğiz ama bunu kendimizin bilinçli bir şekilde sonlandırması, işin boyutunu değiştiriyor tabi.
                    Haberim yokmuş gibi çek kanka? Bam!
                    Hawking hekim denetiminde intihar için olumlu konuşmuş bugünlerde. Değişik bir olay tabi.
Jilet mi o? Banyoya gidip lavaboyu doldurmak lazım. Bütün evi süpürüp temizledikten sonra, banyoya gidip su dolu lavabonun içinde bilekleri kesmek. Bir süre sonra yere düşüp, köşede nefesle hareket eden bir avuç toz öbeğine bakarak kendinden geçmek. (Wristcutters / zia)
                    Yine de insanda her daim bir umut oluyor, her şeyin güzel olacağına dair. Genelde hep boktan geçirdiğin zamanlardan sonra feraha ulaşırsın. Kişiliğin dibe vurup yere çöktüğün anda etrafında seni alkışlayan insanlar bulursun.
                    Tanrı'nın mizah anlayışı çok garip cidden. İnsanların yaptıklarından dolayı tanrıyı yargılamam. Ama empati kuramadığımız kesin...
                 
                    (Bu yazılanlar hayal ürünüdür , şahsımla alakalı değildir.)